Sahiplenmek ve ait olmak üzerinden yaşamak bilen varın unutuşu unutuluşudur düşünmek. Korkunun içindeki bilginin var olma savaşı yok olma başarısıdır....

Düşünmek bilgiyi onurlandırır. Anlamak özgürleştirir. Unutmak ulaştırır. Emin ellere. Adalet bilgiyi tam zamanında hatırlamaktır. Fotoğraf : Silis'Ten 

Adalet mi istiyorsunuz bilgiyi paylaşın. Fotoğraf : Silis'Ten 

Masumiyet kayboluşu kabullenen gerçeğin çıplaklığını keşfetmesidir. Cehaletse gerçeğin bu çıplaklıktan korkması.  Ve orada tekrar kaybolmasıdır. Masumiyetle cehalet arasındaki mahremiyete erişmek...

Kendinden soyunmuş gerçeğin kayboluşudur korku. Kabullendikçe mahremiyeti yaratır. Fotoğraf : Silis'Ten

En büyük cehalet insanın gerçek bilgiye olan açlığını unutmasıdır. Korku bu unutuluşun insanın kulaklarında bıraktığı sestir. Gerçeğin uğruna bilgisinden vazgeçtiği...

Korku aklın sınırlarını kaldırır. Ki masumiyet cehaletten arınsın. Fotoğraf : Silis'Ten 

Korku insanın çok bildiğinden anlamlandırdığı ile hiç bilmediğinden anladığı arasındaki mesafeyi katetmesi içindir. Her taşının altında gerçeğe dair bilgi vardır....

Adalet kalemin giydiremediği yazıyı düşler. Böyle yazı korkuyu yenmiş gerçeğin elinden çıkar. Sürtünmesiz düşünmekten alır gücünü. Koşulsuz düşünmekten. Aşktan. Fotoğraf...

Adaletin güzelliği kaleminin keskinliğinde değil korkusuz gözlerindedir. Gerçeğin cesareti kadar. Kendi yarattığı mahremiyetin gölgesinde kurulu cennetten kurtarana kadar. Bakar. Fotoğraf...

Korku adaletin keskin kalemidir. Kuralları koyar. Gerçeğin bilgisiyle arasındaki mahremiyeti korur. Yazmayı öğretir. Yazdıkça düşünmeyi. Tarafsız baktıkça soyunan yazıyı okumayı....

Masumiyet gerçeğin bilgisine açlığıdır. Zamansız uyanmak içindir. Mahremiyet gerçeğin bilgisinden vazgeçişidir. Kaderi değiştirmek içindir. Fotoğraf : Silis'Ten