ArtMagz
  • Anasayfa
  • Silis’Ten
    • Nerede
    • Ne
    • Kim
    • Neden
    • Niçin
    • Nasıl
  • Silis’Ten Uyanışı
    • Varsa
    • Yoksa
  • Silis’Ten Uykusu
    • Silis’Ten Köşe
    • Silis’Ten Hayat
    • Silis’Ten Bilim
    • Silis’Ten Empati
    • Silis’Ten Geçmişiz
    • Silis’Ten Yazı
  • Silis’Ten Zamanı
  • Arşiv
  • Yazarlar
    • Silisten
    • Silis
    • TanaS
    • Sinan Çakaloz
    • Salvador
    • Cemil Alpogan
    • MeD Yıldırım
    • Yankı
    • Yaşar Morpınar
    • Yekta Özkan
    • Özlem Öztürk
    • Mukadder Karakaya
    • Fadime Demirci
    • Damla Kılıç
    • Çiğdem Ertem
    • Abdullah Ataş
No Result
View All Result
ArtMagz
  • Anasayfa
  • Silis’Ten
    • Nerede
    • Ne
    • Kim
    • Neden
    • Niçin
    • Nasıl
  • Silis’Ten Uyanışı
    • Varsa
    • Yoksa
  • Silis’Ten Uykusu
    • Silis’Ten Köşe
    • Silis’Ten Hayat
    • Silis’Ten Bilim
    • Silis’Ten Empati
    • Silis’Ten Geçmişiz
    • Silis’Ten Yazı
  • Silis’Ten Zamanı
  • Arşiv
  • Yazarlar
    • Silisten
    • Silis
    • TanaS
    • Sinan Çakaloz
    • Salvador
    • Cemil Alpogan
    • MeD Yıldırım
    • Yankı
    • Yaşar Morpınar
    • Yekta Özkan
    • Özlem Öztürk
    • Mukadder Karakaya
    • Fadime Demirci
    • Damla Kılıç
    • Çiğdem Ertem
    • Abdullah Ataş
No Result
View All Result
ArtMagz
No Result
View All Result
Home Silis'Ten Uykusu Silis'Ten Köşe

Yeni Bir Dünya Olur Mu?-2

Sinan Çakaloz by Sinan Çakaloz
13 Aralık 2021
in Silis'Ten Köşe
0
Yeni Bir Dünya Olur Mu?-2
Share on FacebookShare on Twitter

Sayın Okurlar, gelişmiş ülkelerden devam edelim demiştik. Edelim. Ve önce anımsayalım/tekrarlayalım. Bizzat bu gelişmiş ülkelerin bilim insanlarının saptamalarına göre ırklar arasında fiziksel farklılıklar yok gibi. (Ten rengi, çekik göz vb. bunlardan bahsetmiyor bilim insanları aynılık/ayrılık konusunda.) Şimdi bu bilimsel (fizik/biyoloji/kimya) aynılardan, diğer bir bilimsel (sosyolojik) ayrılığa nasıl ulaşmışız bana göre özetle buna bakalım.

Sonuçta hangi koldan dağılmışsak dağılalım (bilinen 2 kol) dağılmışız ve sonra farklılaşmışız. Ancak bu farklılaşmada çok önemli bir beyaz etkisi ortaya çıkmış. (Onun da içindeki detayları şu aşamada geçelim.) Bu beyaz insan hakim güç olmuş. Sonra bu beyaz insan kendi içinde de farklılaşarak medeniyetin beşiği Orta Doğudan ve hatta Anadolu’dan ayrışmış. Batı (başlangıçta Avrupa) ve Uzak Doğu (Japonya ve Çin diye okuyalım) daha da ayrışmışlar. Batı köleli bir demokrasi! anlayışı ile başlayıp Rönesansa kadar gelmiş. Bu süreçte Amerika’yı keşfetmişler!. Beyaz insan ilk adımını atarak orayı da değiştirmeye başlamış. İlk emperyal süreci başlatmışlar. Özellikle Güney ve Orta Amerika Amerika’da  Aztek, Maya, İnka medeniyetleri yok edilmiş. Sonra sıra Kuzey Amerika’ya gelmiş. Manhattan  Adası kimi kaynaklara göre 60 USD’ye, kimi kaynaklara göre değersiz incik boncuk karşılığında Hollanda’lı tüccarlar tarafından yerel Kızılderili Kabilelerinden alınmış. Nihayette beyaz Avrupalı, tüm Kızılderilileri adeta yok ederek, üstüne Afrika’dan köle getirerek bugünün ABD’sinin temelini atmış. Ve ne kara mizahtır ki sanki beyaz Amerikalı varmış gibi başkasının ülkesinde! özgürlük savaşı verip İngiltere’den bağımsızlığını! kazanmış. Üstüne iç savaş yaşayıp köleliği kaldırmış!. Kaldırmış mı? Bu yetmemiş Avrupalı beyaz insan Afrika’dan Avustralya’ya sömürgeler kurmuş. Belçika’sından İngiltere’sine. Ama ah işte yukarıda bahsettiğim Rönesansı unutmayın lütfen. Avrupa’da Rönesans ile bilim/akıl/kültür/sanat/özgür düşünce güncel yaşama girmiş. Ama unutmayın sömürgecilik ve emperyalizm hep devam etmiş. Hatta gelişen bilim ve teknoloji tam da bu emperyalizme, sömürgeciliğe hizmet etmiş. Kısaca Avrupalı beyaz için Rönesans hak, dünyanın diğer köşeleri (Afrika, Avustralya-Aborjinleri kastediyorum-) için sömürülmek adeta görev olmuş. Sanayi Devrimi, Sanayi Devriminde insan hakları vb bunlar hiç önemsenmeden kapitalizm gücünü artırmış. Ne matraktır ki kapitalizmin babası denebilecek kişinin (Adam Smith) eğitim kökeni ahlak felsefesidir. (Ve bu kişi özetle bireylerin kendi yararlarını düşünmelerinin toplumun geneline fayda sağlayacağını savunmuştur.) Kapitalizmin karşıtı olarak nitelenebilecek Komünist teoride her ne kadar Rusya’ da ve daha sonra Rusya’ nın emperyal gücü ile doğu Avrupa’da hayata geçmiş  veya hayata geçenin komünizm olduğu iddia edilmiş ise de onun ana teorisi de temelde  Karl Marx ile Avrupa’dan çıkmıştır. Ve bu Avrupa kendi içinden iki dünya savaşı da çıkarıp bugünün AB’sine gelmiştir. Doğal olarak bu süreçte sadece bilim ve teknoloji ile onun daha da getirdiği zenginlik değil, Avrupa, ABD ve Japonya için insan hakları, hukuk, çevre konuları (tartışılabilir çok noktaları olmakla birlikte) (kuşkusuz tabi ki önce kendileri olacak şekilde) güncelleştirilmiştir. Yani bir anlamda kirli çamaşırlar yıkanmış ve yeni bir dünya söylemi ortaya atılmıştır. Uzak Doğu’da Çin insan haklarını da çevreyi de hiç umursamamış ama kabul etmek gerekir ki bilim ve teknolojide dünyanın yeni bir süper gücü olmuştur.

Geriye ne kaldı Sayın Okurlar. Tahmin ettiniz tabi. Güney Amerika, Afrika ve özellikle Kuzey Afrika ile sahra altı Afrika, Ortadoğu (İsrail hariç), özellikle Pakistan, Afganistan, çok farklı bir yapı ile Hindistan ve o çevre. Bu grup ülkeler tam bir yıkımın (gerçekten fiziksel yıkımın da-bakın Suriye’nin Afganistan’ın haline) ve yoksulluğun da içinde kalmışlar. Ama bu grup adeta Stockholm sendromu ile bu hale düşmelerindeki başrol oyuncularını bireysel ve kurumsal olarak kurtarıcı olarak görmüşler. Yani örneğin  bir Avrupa  olmak yerine ben ben kalayım Avrupa beni kurtarsın mantığı ile hareket etmişler ve ediyorlar bana göre. Avrupa’yı, ABD, Rusya, Çin diye de okuyabilirsiniz rahatlıkla. (Kuşkusuz ki emperyalizme karşılık Kurtuluş Savaşını veren Atatürk’ün Cumhuriyet Devrimini ayrı tutuyorum.)

Şimdi Sayın Okurlar gelelim, ya da gelmeye başlayalım sadede. Dünya bu haldeyken, tam da sadece ben, siz, bu dünyanın değişmesini (aslında değişmesini değil hatta kesin olarak değil, tersine yaradılış dengelerine dönüşmesini) sağlayabilir miyiz?

Related Post

Deyiş 29

Deyiş 29

31 Aralık 2021
Deyiş 17

Deyiş 17

19 Aralık 2021

Deyiş 14

16 Aralık 2021

Yeni Bir Dünya Olur Mu?-3

15 Aralık 2021

Arkası yarında biraz da bizi konuşalım.

Fotoğraf : Charlotte May

 

 

Tags: DeğişimKapitalizmYeni Dünya
Sinan Çakaloz

Sinan Çakaloz

Related Posts

Deyiş 29
Yoksa

Deyiş 29

by Silis'Ten
31 Aralık 2021
Deyiş 17
Yoksa

Deyiş 17

by Silis'Ten
19 Aralık 2021
Deyiş 14
Yoksa

Deyiş 14

by Silis'Ten
16 Aralık 2021
Next Post
Deyiş 11

Deyiş 11

Please login to join discussion

Recommended

Balıkçıyız Biz

Balıkçıyız Biz

1 Aralık 2021
Otobüse Hangi Kapıdan Binilir

Otobüse Hangi Kapıdan Binilir

16 Kasım 2022
Deyiş 112

Deyiş 112

24 Nisan 2022
Varlık

Varlık

3 Eylül 2025
Kavramak

Kavramak

12 Eylül 2025
Varlık

Varlık

3 Eylül 2025
Yokluk

Yokluk

28 Temmuz 2025
Yaratmak

Yaratmak

25 Temmuz 2025
Silisten

We bring you the best Premium WordPress Themes that perfect for news, magazine, personal blog, etc. Visit our landing page to see all features & demos.

Read more »

Silisten

  • Kavramak
  • Varlık
  • Yokluk

Silisten

  • Silis'Ten
  • Silis'Ten Bilim
  • Silis'Ten Empati
  • Silis'Ten Geçmişiz
  • Silis'Ten Hayat
  • Silis'Ten Köşe
  • Silis'Ten Yazı
  • Varsa
  • Yoksa

© 2025 JNews - Premium WordPress news & magazine theme by Jegtheme.

Translate »
No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Silis’Ten
    • Nerede
    • Ne
    • Kim
    • Neden
    • Niçin
    • Nasıl
  • Silis’Ten Uyanışı
    • Varsa
    • Yoksa
  • Silis’Ten Uykusu
    • Silis’Ten Köşe
    • Silis’Ten Hayat
    • Silis’Ten Bilim
    • Silis’Ten Empati
    • Silis’Ten Geçmişiz
    • Silis’Ten Yazı
  • Silis’Ten Zamanı
  • Arşiv
  • Yazarlar
    • Silisten
    • Silis
    • TanaS
    • Sinan Çakaloz
    • Salvador
    • Cemil Alpogan
    • MeD Yıldırım
    • Yankı
    • Yaşar Morpınar
    • Yekta Özkan
    • Özlem Öztürk
    • Mukadder Karakaya
    • Fadime Demirci
    • Damla Kılıç
    • Çiğdem Ertem
    • Abdullah Ataş

© 2025 JNews - Premium WordPress news & magazine theme by Jegtheme.