İlgili Makaleler
Sayın Okurlar, aslında bu yazı yerine “Yeni Bir Dünya Mı-3” olacaktı. Ancak yine “önemli olan üretim ekonomisi” minvalinden sihirli çözümler dinleyince bizden yeni bir dünya çıkmaz diyecektim ama demiyorum sadece bu ara yazıyı yazıyorum. Çok merak ettiğiniz 3, 4, 5…. gelecek.
Sayın Okurlar, “üretim ekonomisi” önermesi tabi ki hiçbir insanın hayır diyemeyeceği, bu nedenle herkesin rahatlıkla yanlış yaparım endişesine kapılmadan söyleyebileceği, tamamen doğru ve kesinlikle anlamı olmayan bir kavramdır. Lütfen aşağıdakileri okuyunca bu adam bizi aptal mı sanıyor diyerek bana saydırmayın. Bu yazılar kendi kendime içimi dökmek amacıyla kaleme alınıyor.
Sayın Okurlar, üretim, hizmet ve emtea üretimi olarak iki temel kavrama ayrılır. Bu nedenle bir ülke hiçbir fiziki üretim yapmadan sadece hizmet üretimi ile de rahatlıkla gelişmiş ülkeler düzeyine çıkıp refah içinde yaşayabilir. Bu nedenle üretim ekonomisi, üretim ekonomisi diye çırpınmak aşağıdaki noktalar dikkate alınmamış ise yineliyorum tamamen anlamsızdır. Aşağıdaki noktalar sadece fiziki üretime yöneliktir.
- İlk olarak fiziksel sınırları değişemeyeceğine göre ülkede hangi zaman dilimi içerisinde hangi nitelik ve nicelikte insanın yaşayacağına karar verilmesi gerekir.
- Ülkenin fiziksel kaynaklarının çok detay analizinin çıkarılması ve var olduğu düşünülen fiziksel kaynakların üretiminin öncelikle çevresel etkilerden dolayı yapılıp yapılmaması saptanmalıdır. Kriter öncelikle doğal yapının korunmasıdır. (Buna rahatlıkla kültürel yapıyı da katmalıyız. Örneğin Afrodisias’ın altında doğalgaz bulunursa çıkarmalı mıyız ? Bana göre hayır.)
- Doğal varlıkların analizi yapılıp nüfus nitelik nicelik hesaplamasından sonra fiziken neyi, neden, nasıl, hangi hedef kitle için üreteceğimiz planlanmalıdır. Bu planlamada öncelikle yerel kaynaklarla doğal/doğru gıda gereksinmemizin karşılanması 1. Madde olmak zorundadır.
- Deliler gibi a malını üretip hiç kimseye satamıyorsak Allah aşkına üretmenin anlamı nedir? Bir başka deyişle;
- Önce kendi toplumumuzun alım/tüketim gücünü sağlamalıyız
- Daha sonra ürettiğimiz ürüne dış alım talebi gelmesini sağlamalıyız
- Ürettiğimiz ürün mümkünse ağırlıklı olarak işçilik dışında katma değer içerirken mümkün olduğu kadar az ithal ham madde içermelidir. Yerli ham madde, marka, teknoloji vb vb. Aksi halde bu ürünü üretmek bıraktım uzun vadeyi orta vade için bile karlı olmaz. Karlı olmayan hiçbir şey üretilmez.
- Sattığınız ürün marka/teknoloji değeri içermiyor ama güncelde ve hatta orta vadede özellikle de bir dış talep alıyor ise mevcut istihdama katkı yine sağlamayabilir. Mevcut personel ile mesai yapmak yeni istihdam yerine çok karlı bir şekilde talebi karşılamaya yetebilir.
- Doğru bir üretim (her ne üretiyorsanız üretin) ileri teknoloji içermelidir. (istisnai, özel el yapım sayılabilecek her sektörden ürünler hariç. Ancak bu ürünler de korkunç bir marka değeri içerirler. Böyle bir markaya sahip olmak da çok değerli ve karlıdır.)
- Eğer ileri teknoloji içermeden üretim yapıyorsanız çok çok büyük olasılık başa dönmüşüz demektir. Yani ürettiğimiz ürün sadece emeğin ucuzluğuna yönelik teknolojik katma değerleri olan bir ürün değil demektir. (Ki bu üretim sürecinde yer alan makineler de genelde ithaldir.)
- Eğer yüksek teknolojili üretime geçmişsek bu kez de istihdam artışı beklemememiz gerekir. Çünkü robot vb teknolojiler başta hatasız çalışma olarak, gerek kalite ve gerekse diğer işçilik faktörleri ile birim maliyeti düşürür, karlılığı artırır, istihdamı nicelik olarak azaltırken nitelik olarak yükseltir. (Hiçbir robot maaş zammı istemez. Asgari ücret yerine gres yağı sıksanız yeter.)
- Bir daha başa döndük. Yani önce doğal varlık analizi, sonra insan nicelik nitelik analizi yapmak zorundayız ki nitelikli personel teknolojik marka değeri olan üretim yapsın.
- Denilebilir ki biz de kendi markamızı üreten bir çok ileri teknoloji içeren fabrika kurarız, tarımı da ileri teknoloji ile yaparız. Söyleyenin söylemine sağlık. Halloldu, sorun bitti. Birçok yerli marka ve ileri teknoloji içeren fabrika için nasıl bir eğitim sistemi kurmak gerektiğini ve bu eğitim sistemi için kaynak planlamasını da anlatırlarsa tamamdır. Tabi ileri teknoloji ile tarım üretimine geçilir ise tarımsal alan planlaması ve artık gereksinim duyulmayacak tarım işçisi planlamasını da düşünürler sanırım.
- Deliler gibi a malını üretip hiç kimseye satamıyorsak Allah aşkına üretmenin anlamı nedir? Bir başka deyişle;
Sayın Okurlar, ya bende bir sorun var. Bu cümle anlamsız oldu. Ben de çok fazla sorun var. Evet ya bende bir sorun var, ya da sorun var. Allah aşkına tek bir üretim ekonomisi diyen kişi bu ilişkileri ben kulunuzun anlayacağı seviyede açıklarsa o kadar mutlu olurum ki.
Fotoğraf : Pixabay
