Yeni Bir Yıl Mı?

Sayın Okurlar, ister yaradılışa inanın, ister büyük patlamaya, kesin olan bir şey var, o da dünyanın döngüsü. Orada siyasi sınırlar yok. Biz önce dünyaya dağıldık sonra sınırları icat ettik. Dünyada bildiğimiz anlamda takvim de yok. Onu da biz icat ettik. Mevsimlerin, doğanın kendi içinde bir düzeni var. Bizim dışımızdaki tüm canlılar bu döngülere göre hareket ediyorlar. (Gerçi bir zamanlar biz de bu döngülere göre hareket etmişiz ama gelişince! böyle olmuşuz.) Gnular için Tanzanya Kenya sınırı yok. Onlar yaz geldi izne çıkayım Bodrum’a gideyim demiyorlar. Yağmurun peşinden verimli otlaklara gidiyorlar. Ve sonra biz siyasi sınırları, takvimi icat etmişiz. O döngüde bir yere yeni ibaresi koymuşuz. Keşke yeni ibaresi koymakla olumlu anlamda yenilenebilseydik.

Sizce bizim için (ortalamamız için)  2022’ye  geçmekle ne yenilendi veya yenilenecek. Madem yıl bitti, yenisi başladı değişelim diyecek miyiz? Ne dersiniz?

  • Aşk kavramımız saygıyı da içerecek mi artık? Erkek ya da kadın sevdiğimizi kırmamaya özen göstermenin de seni seviyorum demek kadar güzel ve en az o kadar anlamlı olduğunu içselleştirecek miyiz?
  • Kadına şiddet bitecek mi?
  • Dezavantajlı (engelli!) bireyler için köşeleri eğimli olduğu iddia edilen ama rahatlıkla üzerlerinde arazi araçları ile gidilebilecek kaldırımlar yapmayı yeterli bulmaya devam mı edeceğiz? Engelli olmayı sadece mental veya fiziksel sorunlarla mı sınırlı tutacağız? Çocuk gelinler, berdeller, çocuk işçiler gibi sosyal engelleri konuşmaya başlayacak mıyız?
  • Doğaya mutfağımızdaki çöp kutusu olarak bakmayı bırakacak mıyız? Onun da kendi içinde ve kendisi için bir yaşam alanı olduğunu kabul edecek miyiz?
  • Gelişmenin ölçütünün büyük, mega, hiper yatırımlar değil insanın ait olduğu doğa ile uyumlu sağlıklı, mutlu, kaliteli yaşaması ve ortalamamızın bu seviyeye ulaşması gerekliliği konusunda mutabakata varacak mıyız?
  • Bıraktım siyaseti, bıraktım tartışma programlarını, sadece kendi aramızda, komşularımızla, tanıdığımız, tanımadığımız ama bir nedenle toplumsal yaşamda birlikte olduğumuz insanlarla farklı fikirlerde olsak da kavga/hakaret etmeden, güleç bir yüzle saygıyla konuşabilmeyi başaracak mıyız?
  • Farklılıkların zenginlik olduğunu içselleştirecek miyiz? Farklılıkları korumayı, saygı göstermeyi doğal olarak yapacak mıyız?
  • Analitik düşünmeyi geçtim, analitik düşünmeye çabalamayı en azından deneyecek miyiz?
  • Spor algımız sadece erkek egemen futbol mu olacak? Sporun her şeyden önce bir sağlık konusu olduğunu algılayacak mıyız?
  • Sorun çözme algımız anlık bir şeye (her ne ise) tepki vermek mi olacak yine, yoksa elimizden geldiğince sorunun sonucunu çözmek yerine gerçek nedeni önlemeye çalışacak mıyız? Örneğin trafik sorununu! çözmek için yolları iki yandan genişletmeyi, 1234. Köprüyü yapmayı mı, yoksa toplumsal, nicelik ve nitelikleri olumlu yönde değiştirmek gerekliliğini hiç değilse tartışmaya başlayacak mıyız?
  • Siyaset algımız sadece karşımızdakinin kötü bizim iyi olduğumuza mı dayanacak? Bu durumda hepimizin kötü olması gerektiği matematik gerçeğini nereye koyacağız? Eğer hepimiz mükemmelsek o zaman neden bu sorunları yaşadığımızın cevabını, sakin sakin arayacak mıyız?

Beni biraz tanıdıysanız asosyal, asiyasi biri olarak daha yazabilirim ama yeter. Sizce daha 2022’nin ilk dakikalarından itibaren geçmiş yıldan farklı olabileceğimiz konusunda bir umut ışığı yandı mı içinizde? Her ne olursa olsun yarın sabah ben değişeceğim dediniz mi? Ya da hangimiz dedik?

Eğer yeni ise yeni yılınız kutlu olsun.

Önce sağlık, sonra mutluluk dileklerimle.

Fotoğraf : Jonas Von Werne

Hakkında Silis'Ten

Ayrıca Kontrol Et

Nasıl

Sesinden yoksun eylemin yazından. Okunmuş canım çekilmiş uykundan. İfadem tuzla buzum aynandan. Desen ki çıplağım …

Bir yanıt yazın

Translate »